Judonu iki temel prensip üzerine kurulmuştur. Bunlar ” Denge ” ve ” Kuvvete karşı koymama, Karşıdakinin kuvvetinden yararlanma ” prensibi. Denge yukarıda da bahsedildiği gibi judonun prensibini oluşturan iki temel esastan birini teşkil eder. Tekniklerin uygulana bilmesi için ilk öce ukenin dengesizlik haline getirilmesi gerekmektedir. Dengesi bozulamayan Ukeye teknik yapmak çok zor ve hemen hemen imkansızdır. Ukenin Bu dengeli veya dengesizlik halini küçük bir örnekle açıklamak gerekirse bunu şöyle ifade edebiliriz.
ÖRNEĞİN : Ağır bir sandığı tek başımıza yerinden oynatıp hareket ettirebilmemiz oldukça zordur, çünkü sandığın dengeli olarak durmasını sağlayan dört ayak bulunmaktadır, bu sandığı dört ayak üzerinde döndürerek hareket ettirmek zor hatta imkansızdır. İşte sandığın bu dengeli hali ,Ukenin iki ayağı ile dengeli durması haline benzetilir. Oysaki sandığı hareket ettirebilmek için onu tek köşesi üzerine kaldırıp döndürmek sureti ile yön vererek hareket ettirmemiz mümkündür. işte bir tekniğin yapıla bilmesi için Ukenin dengeli halini, dengesiz hale getirmek gerekir. Bu da onu tek ayak üzerine getirmek veya Ukeyi Öne, arkaya ,sağa , sola çekerek mümkün olacaktır. Judo da Ukenin Bu dengeli halini bozup , dengesiz hale getirilmesine KUZUSHI denir.
Judonun ikinci prensibi ise ” Mukavemet etmeme ” dir .Bu prensipte anlatılmak istenilen şey , Ukenin kuvvetine karşı koymadan ,onun kuvvetinden yararlanılarak onu yenmeyi amaçlayan prensiptir. Buna bugünkü manada zayıfın güçlüyü yenmesi de denebilir. Bu aşağıdaki ” Tomoe-Nage ” tekniği ile daha iyi anlatılmaktadır. Bunu bir örnekle anlatmak gerekirse şöyle ifade edilebilir. “A” adlı şahıs “B” adlı şahsı itiyor , “B” adlı şahıs mukavemet göstermeden “A” adlı şahsı aynı yönde çekerek “A” adlı şahsın itiş kuvvetine kendi çekiş kuvvetini de ekleyerek “A + B ” kuvvetini elde etmiş oluyor. Bunun matematiksel ifadesi ise şöyle olur.